Karbon dengelemesi (Carbon Offsetting), bireylerin ve işletmelerin atmosfere saldıkları karbon emisyonlarına karşılık, aynı miktarda sera gazı tasarrufu sağlanmasıdır. Bu şekilde atmosfere salınan sera gazlarının etkisinin nötralize edilmesi hedeflenmektedir.
Daha önceki blog yazılarımızda bahsettiğimiz üzere, karbon dengelemesini ve takibini kolaylaştırmada blokzincir teknolojisini kullanan Onarıcı Finans (Regenerative Finance – ReFi) yaklaşımı ile, birçok endüstriye yönelik sürdürülebilir çözümler üretilmeye çalışılmaktadır. Bu blog yazımızda karbonun ticari bir değer olarak kullanımından ve karbon dengelemesinin ne olduğundan bahsederek blokzincir teknolojilerinin iklim ve karbon dengelemesi alanlarında nasıl etkileri olabileceğini açıklayacağız.
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (International Energy Agency) gerçekleştirdiği güncel araştırma kapsamında gezegende en çok yakılan sera gazı olan karbondioksit (CO2) emisyonları 2021 yılında %6 artarak tüm zamanların en yüksek seviyesi olan 36.3 milyar tona yükseldi. 2021 yılında enerji talebindeki toparlanmanın olumsuz hava koşulları ve küresel siyasi konjonktüründe yaşanan gelişmelerin özellikle doğalgaz fiyatlarında ani artışları tetiklediğini ifade eden IEA, aynı zamanda kömür tüketimindeki artışın da altını çizdi. Peki nasıl oldu da sürdürülebilir enerji üretimi anlamında en parlak yıllarını yaşayan global dünya yine karbon emisyonlarını kontrol edememeye ve alternatif çözümler aramaya başladı?
1990’larda iklim değişikliğinin dünya gündemini yavaş yavaş meşgul etmesiyle birlikte Birleşmiş Milletler 1997 Kyoto Protokolü kapsamında karbon kredisi piyasalarını kurdu ve karbon emisyonlarını azaltmayı amaçlayan ilk uluslararası anlaşmayı yürürlüğe geçirdi. Kyoto Protokolü anlaşmaya taraf ülkeler arasındaki emisyonları sınırlamak için hedef seviyeleri belirlerken, aynı zamanda hedef seviyelerinin altında kalan ülke ve şirketlerin sınırlarına ulaşan ülkelere ve kuruluşlara karbon kredileri satmasına ve karbonu bir finansal enstrümana dönüştürmesine olanak tanıyan emisyon ticaretini oluşturdu. Bu doğrultuda da karbon ticaretini, küresel ısınmaya katkıda bulunan sera gazlarını, özellikle de fosil yakıtların yakılmasıyla yayılan karbondioksiti azaltmayı amaçlayan piyasa tabanlı bir pazar olarak tanımlamak doğru olacaktır.
Genel olarak iki tür karbon piyasasının varlığından bahsetmek mümkündür. Bunlar hukuki uyumluluk gereklilikleri dahilinde oluşturulanlar ve gönüllülük esasına dayanan karbon pazarlarıdır. Uyum pazarları (mandatory carbon markets), herhangi bir ulusal, bölgesel ve/veya uluslararası politika veya düzenleyici gerekliliğin bir sonucu olarak oluşturulmaktadır. Gönüllü karbon piyasaları ise – ulusal ve uluslararası – gönüllü olarak karbon kredilerinin verilmesi, alınması ve satılmasına olanak sağlamaktadır.
Mevcut gönüllü karbon kredisi arzı, çoğunlukla karbon projeleri geliştiren özel kuruluşlardan veya emisyon azaltımları sağlayan ve karbon standartları onaylanmış programlar geliştiren hükümetler tarafından sağlanmaktadır. Karbon kredisi talebi ise karbon ayak izlerini telafi etmek isteyen özel kuruluşlardan, kurumsal sürdürülebilirlik hedefleri olan şirketlerden ve kar elde etmek için daha yüksek bir fiyatla kredi ticareti yapmayı hedefleyen diğer piyasa aktörlerinden gelmektedir.
Birleşik Krallık, Kaliforniya ve Avrupa Birliği (Emisyon Ticareti Sistemi) zorunlu uyum pazarları, günümüzdeki en büyük karbon kredisi pazarları olarak değerlendirilebilecektir.
Blokzincirin; finansal araçlar, kamusal ve özel kayıtlar, fiziksel ve soyut varlıkların transferleri başta olmak üzere birçok kullanım alanı mevcuttur. UNEP (Birleşmiş Milletler Çevre Programı) ve Danimarka Teknik Üniversitesi işbirliği ile hazırlanan raporda da, blokzincir teknolojisinin iklim krizi ile mücadele konusunda en çok yarar sağlayabileceği üç uygulama belirtilmiştir. Karbon pazarı, bu uygulamalar arasında birinci sırada yer almaktadır.
Blokzincir teknolojilerinin onarıcı finans kapsamında sağlayabileceği en önemli fayda, firmaların ve ülkelerin karbon ayak izlerinin şeffaf ve doğru şekilde kaydedilmesidir. Blokzincir teknolojisi sayesinde bilgiler değiştirilemez bir şekilde ağa işlenir ve ağdaki her bilgi şeffaf bir şekilde kullanıcılar tarafından takip edilebilir. Ayrıca blokzincir üzerinde geleneksel yöntemlere göre daha ucuz ve sınırsız şekilde değer transferi gerçekleştirilebildiğinin altının çizilmesi önemlidir.
Yukarıdaki avantajlara ek olarak blokzincir teknolojilerinin sağladığı altyapılar ile firmaların karbon salımları izlenebilmektedir. Ayrıca şirketlerin blokzincir kullanımı, finansal işlemlerin doğrudan ve dolaylı maliyetlerini azaltarak düşük karbonlu yatırımların yapılmasını kolaylaştırmaktadır. Blokzincirin hesap verilebilir, şeffaf ve izlenebilir bir finansal akış sağlayabilmesi karbon kredilerinin alımını kolay ve otomatize edilmiş ödemeler ile düşük maliyetlerle borçların geri ödenmesi mümkün kılmaktadır.
Ayrıca karbon kredileri için merkezi bir denetleme otoritesi yerine ağın açık olduğu herkes tarafından görüntülenebilen merkezsiz bir denetim yapısı oluşturulabilir. Böylelikle blokzincir, karbon emisyonu azaltımını teşvik eden bir şeffaflık mekanizmasi olarak daha yeşil bir gelecek için bize yardımcı olabilir.
Dünya Bankası’nın (The World Bank) Uluslararası Finans Kurumu (International Finance Corporation) bölümü, karbon dengeleme projelerini kaydedebilmek ve gözlemleyebilmek için blokzincir teknolojilerinden faydalanmak ve kripto para yatırımcılarının al sat yapabilmesi için karbon kredilerini tokenlaştırma süreci başlatmasıyla birlikte karbon kredisi pazarının hareketlendiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Bugün blokzincir üzerinde karbon pazarı sağlayan platformların başında gelen KlimaDAO ve Toucan Protokolleri’nin çalışma prensipleri oldukça karmaşıktır. Detaylı işleyişi görmek için akış diyagramını buradan görüntüleyebilirsiniz. Özetle KlimaDAO, Toucan’ın Karbon Köprüsü sayesinde çalışmaktadır. Toucan Karbon Köprüsü, blokzincir üzerinde tokenize edilmiş karbon kredilerinin taşınmasını sağlamaktadır. Bu tokenlar tam şeffaflık, takip edilebilirlik ve DeFi ekosistemiyle birleştirilebilirlik dahil olmak üzere, geleneksel karbon dengelemesi uygulamalarına göre birçok avantaja sahiptir. Bu köprü ve tokenların akışı sayesinde KlimaDAO, bir DAO yönetişim modeli ile iklime iyi etki edebilmeyi başarmaktadır.
KlimaDAO, bugüne kadar Polygon, Olympus ve Merit Cycle gibi birçok Web3 şirketine karbon dengelemesi yapmıştır. Bugüne kadar KlimaDAO ile çalışmış firmalara buradan göz atabilirsiniz.
Her ne kadar Toucan ve KlimaDAO gibi radikal sürdürülebilir platformlar karbon kredilerine yönelik şeffaf bir işleyiş ve satın alma politikası yürütseler de, onarıcı finans kapsamında karbon kredilerinin eleştiriye uğradığı bazı noktalar mevcuttur. Bunların başında da belirli bir projenin atmosferden ne kadar karbondioksit salınımını uzak tuttuğunu tam olarak ölçmenin zorluğudur. Örneğin piyasada faaliyet gösteren düşük kaliteli kredi şirketlerinin, şirketlerin ilk etapta sahip olduklarından daha fazlasını yayarken, emisyonlarını yüzeysel olarak dengelemelerini sağlayarak çevreye aktif olarak zarar verme sürecini devam etmeleri temel problemlerden biridir. Zira bazı şirketler, hızlı bir halkla ilişkiler kampanyası karşılığında düşük kaliteli karbon kredisi projelerinden ucuz kredileri satın alıp, yüksek kaliteli ölçüm, raporlama ve doğrulama ile faaliyet gösteren uyum odaklı platform emsallerinden faydalanmamaktadır.
İkinci ana sorunun ise şirketlerin karbon kredilerini satın alıp emisyonlarını dengelemek için emekliye ayırmak yerine, karbon kredilerinin fiyatının artacağı ve finansal kazanç için satabilecekleri umuduyla satın alıp emekli etmemeleridir. Benzer şekilde şirketlerin ucuz karbon kredilerini algoritmik olarak gözlemleyerek satın almaları ve fiyat yüksek olduğunda onları emekli edebilecekleri unutulmamalı; bunun çevreyi “daha ucuza” kirletmelerine olanak sağladığının altı çizilmelidir.
Böylesi sorunlara yönelik çözüm önerilerinin getirilmesinde ise devletler ve sivil toplum örgütleri başta olmak üzere, uluslararası kuruluşların özellikle regülasyon anlamında aktif bir rol alması gerektiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilirlik çabaları kapsamında karbon kredilerine yönelik standartları belirlemesi ve üye devletler ile paylaşması, sivil toplum örgütlerinin uluslararası düzeyde iletişimi sürdürerek kalitesiz karbon kredisi girişimlerini tespit etmesi ve önüne geçmesi, devletler ve hükümetlerin ise bu gelişmelere kayıtsız kalmayarak dinamik bir şekilde hukuki düzenlemeler yapması, karbon kredilerinin blokzincir teknolojileri üzerinde gelişim sürecini önemli ölçüde destekleyecek adımlar arasındadır.
Ülkemizde yeni filizlenen ReFi hareketi önderliğinde kurulan ReFi Türkiye platformuyla, Türkiye ekosisteminde de bu alanda adımlar görmeye başladık. Akbank ve Avalanche partnerliği ile 30 Eylül-2 Ekim arası gerçekleşecek ReFi Hackathon etkinliği ile ülkemizde bu alandaki ilk kolektif etkinlik düzenlenmiş olacak. Bu etkinlikte katılımcılara mentor desteği sağlayacak olan BiLira, ReFi projelerinde TRYB sayesinde Türk lirası ile ödeme yapmayı sağlamak için projelere yardımcı olmayı amaçlıyor. Böylesi projelere erken aşamalarda destek olarak, projeler yarın kalıcı iş modellerine dönüştüklerinde blokzincir üzerindeki karbon dengeleme işlemleri için TRYB kullanımının mümkün olmasını hedeflemekteyiz.
Bu blog yazısı BiLira ekibinden Melih Yağcı ve Seray Öztürk tarafından yazılmıştır.
BBC (2015). Carbon trading: How does it work? BBC News. [online] 25 Sep. Available at: https://www.bbc.com/news/science-environment-34356604 [Accessed 22 Sep. 2022].
European Commission (2022). International carbon market. [online] climate.ec.europa.eu. Available at: https://climate.ec.europa.eu/eu-action/eu-emissions-trading-system-eu-ets/international-carbon-market_en [Accessed 22 Sep. 2022].
IEA (2022). Global CO2 emissions rebounded to their highest level in history in 2021 - News. [online] IEA. Available at: https://www.iea.org/news/global-co2-emissions-rebounded-to-their-highest-level-in-history-in-2021 [Accessed 22 Sep. 2022].
World Economic Forum (2022). How can blockchain open access to carbon markets? [online] World Economic Forum. Available at: https://www.weforum.org/agenda/2022/07/how-can-blockchain-open-access-to-carbon-markets/ [Accessed 22 Sep. 2022].
OECD (2019). Blockchain Technologies as a Digital Enabler for Sustainable Infrastructure. [online] OECD. Available at: https://www.oecd.org/finance/blockchain-technologies-as-as-digital-enabler-for-sustainable-infrastructure.htm [Accessed 26 Sep. 2022]
Badamasi, H. (2022). 7 Ways in Which Blockchain Technology Can Improve Carbon Trading Transparency. [online] Earth.org. Available at: https://earth.org/blockchain-technology-carbon-trading/ [Accessed 27 Sep. 2022].
Chow, A. (2022). The Crypto Industry Was On Its Way to Changing the Carbon-Credit Market, Until It Hit a Major Roadblock. [online] Time. Available at: https://time.com/6181907/crypto-carbon-credits/ [Accessed 27 Sep. 2022].
Jessop, S., Nasralla, S., Horton, C. and Nasralla, S. (2022). EXCLUSIVE World Bank’s IFC taps blockchain for carbon offsets. Reuters. [online] 17 Aug. Available at: https://www.reuters.com/business/environment/exclusive-world-banks-ifc-taps-blockchain-carbon-offsets-2022-08-17/.
Kyriacou, G. (2022). Building the potential of blockchain in voluntary carbon markets. [online] Grantham Research Institute on climate change and the environment. Available at: https://www.lse.ac.uk/granthaminstitute/news/building-the-potential-of-blockchain-in-voluntary-carbon-markets/ [Accessed 27 Sep. 2022].
Lo, J. (2022). World Bank backs carbon credit blockchain registry to attract crypto investors. [online] Climate Home News. Available at: https://www.climatechangenews.com/2022/08/19/world-bank-launches-carbon-credit-blockchain-registry-to-attract-crypto-investors/ [Accessed 27 Sep. 2022].
Vurdu, S.A. (2021). Uluslararası Ticarette Blokzincir Uygulamaları. 1st ed. Istanbul: Hiperlink, pp.1–142.
Bir sorununuz mu var? Hemen iletişime geçin. Destek ekibimiz 7/24 hizmet veriyor.
Belirli özelliklere ilişkin ayrıntılı talimatlar için SSS'leri görüntüleyin.